Son yıllarda eğitim alanında en çok tartışılan konulardan biri, klasik öğretim anlayışının genç
kuşakların ihtiyaçlarını karşılamakta yetersiz kalması. Dijitalleşen dünyada öğrencilerin yalnızca bilgiye
erişimi değil, bilgiyi analiz etme, uygulama ve üretme becerileri ön plana çıkıyor. Bu nedenle “yeni
nesil eğitim modeli”, eğitimin merkezine ezberi değil, yetkinlik temelli öğrenmeyi yerleştiriyor.
Bu model; proje tabanlı öğrenme, problem çözme, teknoloji entegrasyonu, disiplinler arası yaklaşım
ve kişiselleştirilmiş eğitim süreçlerini temel alıyor. Öğretmen, bilgi aktarımından ziyade öğrenmeyi
yönlendiren bir rehber rolü üstlenirken; öğrenci pasif bir alıcı değil, sürece aktif olarak katılan bir
üretici konumuna geçiyor.
Aslında amaç çok net:
Öğrencinin ne kadar bilgi depoladığı değil, bu bilgiyi hangi becerilerle harmanlayabildiği önem
kazanıyor.
Günümüzün hızla değişen iş dünyası, yaratıcılığı, eleştirel düşünmeyi ve dijital okuryazarlığı talep
ederken; eğitim sisteminin de bu beklentilerle uyumlu hale gelmesi artık bir zorunluluk hâline geliyor.
Yeni nesil eğitim modeli tam da bu zorunluluğa akademik bir yanıt niteliğinde.
Erdal BİÇER
